Yorucu geçen bir haftanın
arkasından hafta sonu iznimizi nasıl değerlendirebiliriz diye düşünerek, güzel
bir kahvaltı yaptıktan sonra eşimle sahilde dolaşmak için çıkmıştık. Karşıda
yılların yorgunluğuyla Kilitbahir Kalesi selam veriyor. Az ilerde Çanakkale’nin
bir çok yerinden görüle bilen Necmettin Halil ONAN ' ın mısralarında yer alan
"Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın, Bu toprak, bir devrin battığı
yerdir." dizeleriyle size bir tarihi Çanakkale Ruhunu tüm Dünya'ya
haykırıyor. Derken Hamidiye Tabyasını geçip az ilerde sahil boyunda
yürüyüşümüzü devam ettirmek için ilerlerken. Sahil kenarında önüne tuvalini
önüne almış, elinde fırçasıyla, 70 yaşlarında bir amca bir şeyler resmediyordu.
Şaşkınlıkla biraz izledikten sonra merakımıza yenik düşüp amcanın yanında
bulduk kendimizi. Meraklı gözlerle amcayı seyrettiğimiz amcanın dikkatini
çekmiş olmalı ki.’ Merhaba gençler’ diyerek söze girdi. Kısa bir tanışma
faslından sonra, çizdiği resmi merak ederek. Ne tür resimler çizdiği filan
sorarak sohbette devam ettik. Ahmet amca emekli resim öğretmeni olduğunu ve
yıllar önce Çanakkale’ye tayinin çıkıp buraya geldiğini ve Çanakkale’ye hayran
kaldığı için emekli olduktan sonra buraya yerleşip kaldıklarından bahsetti.
Peki ‘Ahmet amca ne çiziyorsun.’ dediğimizde. Evlat’ Tarihi çiziyorum’ dedi. Bizde
verdiği cevabın şaşkınlığıyla. Bir yerden resimnin detaylarına fırçasını nazikçe dokundururken, bir yerden de Ahmet amca anlatmaya başladı.
Şu kaleyi görüyor musun? Evlat Kilitbahir Kalesinin hiç hikayesini duydun mu?
Kilitbahir Kalesi 1452'de İstanbul kuşatması esnasında Papalık Donanması ’nın
Bizans İmparatorluğu’na yardım etmesini önlemek amacıyla Fatih Sultan Mehmet
tarafından Çanakkale'nin karşısındaki Kilitbahir köyünde yaptırılmıştır.
Az ilerisinde Çanakkale Destanını anlatan her karşısına geçtiğimde yüreğimi ayrı bir kabartan o Necmettin Halil ONAN ' ın mısralarında yer alan “Dur yolcu! “ yazısının hikayesini bilir misiniz evlat.
Tarihler 1960 yılını göstermektedir. Günümüzde hala faal olan, Dur Yolcu Anıtı‘nın
hemen altında yer alan Değirmen Burnu Tabyaları‘nın komutanı Üsteğmen Turan
Şekip PINAR yaşadığı coğrafyanın önemini çok iyi bilmekteydi. Çanakkale Zaferi‘nin gururunu
yaşarken bu muhteşem zaferi gösterebilecek bir eser bırakmayı da çok istiyordu.
Bir gün Yedek Subay Seyran
Çebi‘yi çağırdı. Ona düşündüklerini heyecanla anlattı. Büyük bir eser
bırakmak istiyordu. Çanakkale Boğazı‘ndan gelip geçen herkes görmeliydi. Ne
yapacakları konusunda konuşurlarken kendisine masasının üzerinde bulunan “Asker Sigarası”
paketini gösterdi.“Bunu çizebilir misin?” diye sordu.
Seyran Çebi çizebileceğini söyledi. Tek başına bir asker görseli istenileni anlatmaya yetmeyecekti. Bu nedenle Necmettin Halil Onan‘a ait şiirin dizeleri anıta ilave edildi.
“Dur Yolcu! Bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin battığı yerdir!”
Anıta dizelerin ilave edilmesiyle tamamlanmıştır.
Peki şu yanı başımızda ve karşıda duran Hamidiye tabyalarını
bilir misiniz?
Anadolu ve Rumeli olarak iki ayrı noktada
Çanakkale Boğazı ve dolaylı yoldan İstanbul’un güvenliğini sağlamak maksadıyla
yaptırılan Hamidiye tabyaları da
1892 – 1896 yılları arasında II.
Abdülhamit tarafından yaptırılmış ve onun ismi verilmiştir.
Evlat tarihi çiziyorum derken yanılmıyormuşum değil
mi?
Evlat "Bu memlekete hayran kaldım" demiştim ya. Bu memleketin bir ucun dan diğer ucuna başlı başına bir tarih. Anlatmakla sana bitiremem. Tarih okundukça ve görüp yaşadıkça sizin bir parçanız olur. Bir gün olur da yine karşılaşırsak sana uzun uzun anlatırım. Eh artık resim bittiğine göre bende yavaş yavaş kaçayım evlatlar.
Yorum Gönder